09.10.2021

Bünyamin Albayrak, "Din görevlileri bu milletin manevi rehberleri, ahlaki önderleridir"

Bayburt İl Müftülüğü, “Camiler ve Din Görevlileri Haftası” kapsamında “Cami, Din Görevlileri ve Vefa" konulu konferans düzenledi.      

Konferansa Diyanet İşleri Başkanlığı Din Hizmetleri Genel Müdürü Bünyamin Albayrak konuşmacı olarak katıldı.

Camiler ve Din Görevlileri Haftası dolayısıyla düzenlenen programın açılış konuşmasını Bayburt İl Müftüsü Hasan Başoğlu Yaptı.

Selamlama konuşması yapmak üzere kürsüye çıkan Bayburt Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mutlu Türkmen, “Din görevlilerimizin Camiler ve Din Görevlileri Haftasını en içten dileklerimle kutluyorum. Bugün bu salonda sizlere ev sahipliği yapmaktan mutluluk duyuyorum. Üniversite yurtlarına kampüslerine ve üniversite öğrencilerine yönelik din hizmetleri sunmaya gayret eden Başta Diyanet İşleri Başkanlığı yöneticileri olmak üzere İl Müftümüze ve tüm din görevlilerine çok teşekkür ediyorum.” Dedi.

“Cami Din Görevlileri ve Vefa” konulu konferansını vermek üzere kürsüyü teşrif eden Din Hizmetleri Genel Müdürü Bünyamin Albayrak, Din görevlilerinin geçmişten günümüze vatan ve mukaddesat uğrunda yaptıkları fedakalıkları ve milletimize olan vefalarını tarihten örneklerle dile getirdi.

- Devleti ayakta tutan unsurlar; ilim adamları, kuvayi milliye ve kuvve-i maneviyyedir.

Albayrak, " Devleti ayakta tutan unsurlar ilim adalmarı, Kuvayi Milliye yani güvenlik güçleridir. Unutmayalımki birde bu Devletin birde kuvveyi maneviyesi vardır. O kuvve-i maneviyyede din görevlileridir. Çünkü eğer devletin bekası, milletin huzuru Din-i Mübin-i İslam’ın varlığı söz konusu olursa din görevlileri geçmişte olduğu gibi şimdide en ön safta yerlerini alacaklardır. Zira Amasya Müftüsü Abdurrahman Kamil Efendi, milli mücadele günlerinde bir vaaza çıkacaktı. Bu vaaz için Mustafa Kemal paşa şöyle diyordu. “Milli Mücadelenin kaderini Müftü Efendinin yapacağı vaiz belirleyecek.” Evet, Müftü Efendi o muaazam vaazıyla Amasya ve çevresindeki müslümanları albayrak altında toplamış ve o güne kadar biriktirdiği parayı Müdafaa-i Hukuk Cemiyetine bağışlamış kendiside o cemiyetin 16 üyesinden biri olmuştur. Mustafa Kemal Paşa bu olay üzerine: “Bu Müftü Efendi gibi 15 vaizim olsa değil Amasya çevresini bütün misak-ı milli sınırlarını kısa sürede alırım.” Demişti. Aynı zamanda Denizli Müftüsü Ahmet Hulusi Efendi, cihad-ı ekberi ilan ederken Denizli meydanında verdiği vaazdan sonra herkes eline tırpanını, orağını, baltasını veya üç beş taş alarak vatan savunmasına koşmuştur. İzmir’i Valisi,  “Yunan artık toprağa ayakbastı teslim olalım” dediğinde Müftü Efendi Rahmetullah, “Bu sakalım bu bedenim kızıl kanlara boyanabilir ama bu anlıma Yuna’a bu toprağı çiğnetti yazdıramam.” diyerek kahramanca bir duruş sergilemiştir. Mehmet Akif Ersoy Nasrullah Cami’inden Başlayarak milli mücadele ruhunu kürsüden, mimberden, mihraptan bütün Anadoluya aşılamıştır. Yine 15 Temmuz’da kahraman din görevlilerimizin selalarıyla ezanları susturan darbelerden; darbeleri durduran selalara uzanan bir kahramanlık destanı yazılmıştır. ” dedi.

Din görevlileri bu milletin manevi rehberleri, ahlaki önderleridir.

Albayrak. “Devletimizin manevi hayatı bize emanettir. Devletimizin kanunlarında da belirtildiği üzere toplumu din konusunda aydınlatma din görevlilerinin vazifesidir. Din görevlileri, milletin gönlüne dokunan manevi rehber ve ahlaki örneklerdir. Din görevlisinin en önemli özelliği yaşantısıyla gönüllere dokunması, insanların hatyatında hatıralar bırakmasıdır. Yaşantısıyla, kişiliğiyle, ahlakıyla ve gönül dünyası ile güçlü olanlar çevresini çok güçlü bir şekilde etkiler. Din görevlileri temiz, doğru, sağlam ve sahih bilgiyi Kur’an ve sünnet pınarından alarak sağlam hatlarla, doğru yöntemle ve ehil kişilerin eli ile insanlara götürmekle mükelleftir. Bu görev Müftü hocalarımızın imametinde vaizlerimize, hocalarımıza ve tüm din görevlilerimize emanettir. Bİzler sahih ve doğru bilgiyi insanlara ulaştırmadıysak bundan sorumlu oluruz. Kâinat boşluk kabul etmez. Bizler bu alanı boş bırakırsak din istismarcıları sahih olmayan bilgilerle gönül dünyamızı ifsat ederler. Yakın tarihte görüldüğü üzere bilgilerimiz düşüncelerimiz zekâtlarımız, kurbanlarımız ve her türlü manevi değerlerimiz FETÖ/PDY tarafında en üst düzeyde İstismar edildi.” İfadelerine yer verdi.

Dini istismar eden grupların hedefi islamofobiye malzeme taşımaktır.

İslam dünyasında ve özellikle bölgemizde yaşanan tehlikeli olaylara dikkat çeken Albayrak. “Bu gün DEAŞ ve benzeri yapıların niha hedefi Kuzey İslam Hattını parçalamak ve tahrip etmektir. Batılıların Kuzey İslam Hattı dedikleri alan Orta Asya’dan, Fergama’dan Başlayıp Tükiye’yi İçne alan ve Bosna’da son bulan Hanefi, Maturidi, Nakşi Anadolu irfanının olştuğu yapıya Kuzey İslam hattı diyorlar. Bu bölgenin en önemli özelliği,  en çok ihtida öykülerinin yaşandığı yani gayri müslimlerin hidayete erdiği, İslam’ı kabul ettiği bölge olmasıdır.  Bu sebepten dolayı DEAŞ gibi taşeron örgütler bu bölgelerin manevi yapısını Anadolu irfan geleneğini çeşitli yöntemlerle bozmaya çalışıyorlar. Bu konuda din görevlileri basiretli davranarak olayları iyi analiz etmeli ve bu oyunlara karşı tedbirli, bilinçli olmalıdır. Tehlikelerin ve ifsat hareketlerinin sadece batı kaynaklı olmadığını iyi bilmeliyiz. Bu gün İslam dünyasında ve Ülkemiz üzerinde ciddi bir Güne Kore tehlikesi vardır. Çeşitli yöntemlerle insanları toplumsal cinsiyet eşitliği, ensest ilişkiler ve daha nice sapkın yollara götürecek oyunlar sinema ve çeşitli araçlarla İslam dünyasının ve Ülkemizin önüne sergilenmektedir. Bu konuda müslümanları bilinçlendirmek din görevlilerinin üzerine çok önemli bir görevdir. Çünkü bu Anadolunun, bu evlatlarımızın manevi hayatları bizlere emanettir. Bu konuda Sayın Rektörümüz çok teşekkür ediyorum. Üniversite yurtlarında bizlere çok güzel din hizmeti sunma imkânı verdiklerini konuşmasında dile getirdi. İl Müftümüz Hasan Başoğlu Hocamızada bu konudaki gayretleri çalışmalarından dolayı teşkkürlerimi sunuyorum.” Sözlerini kaydetti

Bayburt Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dede Paşa Konferans salonunda verilen konferansa: Bayburt İl Müftüsü Hasan Başoğlu,  Bayburt Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mutlu Türkmen, Erzurum İl Müftüsü Şahin Yıldırım, Başkanlık Müftüsü Peyami Güngör, İlahiyat Fakültesi Dekanı Ahmet Özkan, İl Müftü yardımcısı Abdullah Aksoy, Aydıntepe İlçe Müftüsü Mustafa Kabaoğlu, Demirözü İlçe Müftüsü Fatih Samet Okumuş, Müftülük Şube Müdürleri Sadi Bayoğlu, Kemal Çelebi ve din görevlileri katıldı.

Kur'an'ı Kerim Tilaveti ile başlayan program hediye takdimi ve hatıra fotoğrafı çekilmesiyle sona erdi.